fethullah gülen cemaati

bu ülke için pkk ve ışid'den daha tehlikelidirler. link tepki gelince sike sike sildiler tiviti.

klişe olacak ama budur; ":):):):):):):):):)"

aşağılık bir örgüttür. link

Dershane de 'serbest' bırakırmış gibi yapıp maklubeye çekiyorlar.Yiyorum ama o sırada ne konuşuyorlar hiç dinlemiyorum,arada küfür etseler duymicam o derece.

ince bıyıklı abileriyle..maklube yemeğiyle ünlü cemaat.

akp'ye çok uzak biri olmamama rağmen her şeyi bu örgütün üzerine atıp sıyrolmaya çalışmaları çok rahatsız ediyor.

en ufak içine girdin mi paçayı ömrün boyunca kurtaramayacağın bir cemaat, uzak durulması gerekir.

(bkz: paralel ihanet çetesi) (bkz: p.i.ç) yaptıkları değil vesile oldukları çok güzel olaylar var.. bir çok insana kur'an okumayı öğretmek, namaza başlatmak vs.. bunlar oldukça güzel fakat bu olaylar tabanının yaptıkları yani bir üst kademelere çıktıkça pisliğe batıyorsun bu örgütte.. sınav sorularını ele geçirip belli isimlerle paylaşmak, rüşvet (onlara göre maddi yardım), adam kayırma gibi gibi.. hepsi mevcut.. islama göre de ahirette ilk sorulacak soru "kul hakkı" ama bu örgüt islamı yaydığını söylerken bunu ihmal etti.. tabi üst kısımlar.. olaylara tamamen "allah rızası" olarak bakanları bu gruptan ayırmak gerekir.. içlerinde çok iyi insanlar olabiliyor..

akp hükümetiyle can ciğer iken bir anda terör örgütü olmuş cemaat.öğrenci evlerinde anlatılan bir rivayete göre fetullah gülen hoca efendi ile beraber peygamber efendimiz evleri ziyarete gidiyormuş.tövbe ya rabbi...

(bkz: enes kanter)

üniversiteye hazırlandığım yıllarda (bkz: fem dersaneleri) yoluyla ilk gitmiştim bu cemaate. bu arada dersaneye ücretsiz sınavlarını kazandığım için bedava diye gitmiştim. 1.5 yıl sonunda artık dayanamayıp "artık sen gelme" dediler :d nedeni ise şu; o süre boyunca gözlemlediğim kadarıyla hiyerarşi çok yüksek. evlerden sorumlu abiler, mahalledeki evlerden sorumlu bir üst abi, semtlerden sorumlu bölge abisi, şehirlerden sorumlu abiler vs gidiyor. askerlik gibi amk. senin bir sorunun olduğunda iki üste direk gidemiyon, gidince de fırça yiyon ev abinden. peki bu sistemlerini koruyan ya da besleyen neydi diye sorarsanız, insan kaynağı konusunda dini çok iyi kullanıyorlar. evet en alt tabakadaki öğrencinin abinin masum kendi halinde olduğunu söyleyebilirim. ama kademe arttıkça ülke etkileyen kararlar alabilecek insanlar oluyorlar. bir diğer etken ise ekonomik destek. bu nasıl sağlanıyordu kısaca açıklayayım. öğrencilerden alınan iaşe ile bir havuz oluşturuluyor her bölgede. bu şekilde evler asıl büyük ekonomiye bağlanmadan ya da minimum bağla kendi yağında kavrulabiliyor. ikinci büyük para esnaflardan toplanıyor. hayır, zekat ve sadaka diye ciddi miktarlarda bir kaynak elde ediliyor. bu kaynağın nasıl harcandığını bilmiyorum. asıl en büyük para ise politikadan yani o dönemde akp'ye sırtını dayadığı dönemde aldıkları işlerden tv gelirinden yayıncılıktan elde ediliyordu. işte kilit nokta burası. akp ile yollar ayrılınca hem büyük ekonomik gelir kapıları kapanmaya başladı. doğal olarak büyümeleri durdu. üstüne bir de akp tarafından terör örgütü (*) ilan edilince iyice işleri karıştı. şu sıralar artık eskisi kadar yüzelde değiller daha kuytu köşe hareket ediyorlar. böylesine insan kaynağına ihtiyaç duyan bir cemaatin bana sen gelme demesinin tek nedeni sorgulamamdı. kitap okunacağı zaman neden bunu okuyoruz bunun değeri ne özelliği ne? madem bir şeyler okuyacağız kur'an okuyalım gibi sorular sorardım. en son bunu bölge abisine demişim (adamın bölge abisi olduğunu biliyordum ama ben rütbe dinlemem) nasıl böyle bir şey dersin neden diğer insanlara kötü örnek oluyorsun diyerekten bağlantıyı kestiler. yani kullandıkları insanlar denileni yapan sormayan insanlar. sistemlerinin en büyük yapı taşı bu.

nihat genç kendilerinden ötürü köle, robot diyor. link

öyle lak diye akp döneminde güçlenmediler ha, sakın unutmayın bunu. benim bildiğim, 90'lı yılların ilk başlarından beri varlar. devlet yönetiminde etkin oldukları ilk yıllar bülent ecevit'in son dönemine tekabül eder. karaoğlan'dır kendilerini ilk üst kademelere yerleştiren. turgut özal veya süleyman demirel değil. (#740263)

kula kulluk eden tayfası.

bunları şu an o kadar dışladılar ki. sanki dün bendim o bizim hocamız diye eteğine kapanan.

umarım bu yazdığım başıma dert açmaz şu dönemde ama ilkokul 8 ve lise 1 dönemlerimde sınava hazırlanmak ders çalışmak ve orada olan arkadaş muhabbetinin hatrına gittiğim cemaat, ya da örgüt. az çok biliyorum içeriklerini, ders çalıştırırlar, çözemediğiniz soruları çözerler. sohbetler olur vs vs. bırakma sebebim de şuydu. "istedikleri gibi olmazsan umurlarında olmuyorsun." onların istediği gibi davrandığın sürece islammış, hakmış hukumuş allah rızasıymış geçerli. aykırı olursan eğer kesinlikle yoksun. bu sebepten dolayı da ayrıldık bir daha adım bile atmadım, aramadım da. söz konusu arkadaş grubu ile amacımız eğlenmekti, onlar olmadan da bir araya geldik ve eğlendik. allah var abilere gidiyorum deyip çok fazla arkadaş sabahlamalarına katıldım, ailem hala daha bilmez bunu. zaten yaş bir yere geldikten sonra içeriğinin çürümüş olduğunu fark ediyorsunuz, azıcık neyin ne olduğunun farkındaysanız şayet. polislik sınavları öncesi verilen sorular ile polisliği kazanan bir çok kişi varken sohbetlerinde kul hakkından! falan bahsettikleri oluyor. askeriye içine sızmak için gönderdikleri öğrencilere binbir türlü yalan söylettirirlerken müslümanlıktan dem vuruyorlar vs.. şöyle de bir durum var, ciddi ciddi beyin yıkama olayları gerçekleşiyor orada. eğer gözünüzü açmak istemeyip az hizmet düşkünü olursanız hocadan efendimiz! diye bahsetmeleri zorunuza gitmiyor. ya da orada kalmak zorunda olan kişiler de oluyor, ev var yemek var. ailen yok, dışarı çıksan kalacak yerin yok, yapman gereken namaz kılmak, sana ayırılan öğrencilere abilik yapmak bir yandan da kendi okulunu okumak. bu kadar, ki durumu masumlaştırmak için söylemiyorum. bu mu zorunluluk diyecek olanlar için bahsettiğim dönemler 12 14 yıl öncesine ait. o zamanlar terör örgütü olarak adalandırılmıyorlardı, kimse kötü olduklarını düşünmüyordu. suçlu şu ya da bu diyemeyiz, kötü denilmiyordu. kabul görüyordu, insanları birleştiren kaynaştıran bir cemaat grubu diyorlardı sadece. yani orada beyni yıkanan yoldan çıkan insanlar kötü bir şey yaptığını düşünmüyordu, buna karşı çıkmayanlar da öyle. ortada kötü bir şey yoktu yani, kimse üzerine kafa yormuyordu. haa şu bahsettiğim "istedikleri gibi davranmazsan umurlarında değilsin." durumunu fark ettiğim zamandan beri ben iyi yaklaşmam bu adamlara mesela. çekinmem söylerim ağzıma geleni, ama o zamanlar "aman öyle deme hocadır." diyenler şimdi bana gelip, "hağyinler, alçaklar nasıl yaparlar bunu." diyorlar, bir şey demiyorum. vurmuyorum yüzlerine, zira o zamanlarda bunu kötü bir şey olarak görmeyen herkes kadar suçluluar çünkü. sözün özü, zifte bulanmış değnek. eline yeni bakanlar kirin farkında, şu suçlu bu suçlu demek samimi değil. tek suç son bir kaç yıldır hala daha bu oluşumun masum olduğunu savunanlar o kadar. allah kabul etsin şakirt kardeşlerim, haftaya kız tavlama sanatları isimli konumuz için yine bekliyorum. umarım beni de aydınlatacak birileri çıkar, maklube yerine cocacola içeceğiz, yine çok asiyiz!

bu ülkede belki bir gün pkk'lılara bile hakkımı helal ederim ama bunlara etmiyorum! lan arkadaş, onca yıl akp ile ülkenin altını oydular, sonra para yüzünden ortaklıkları bozulur bozulmaz, hemen bel altından vurup üste çıkmaya çalıştılar. yetmedi, ülkeye ciddi manada zaman kaybettirdiler. oysa milyonlarca gencin hayallerini çalan bunlardı. keza, devletin tüm önemli mevkilerine yerleşenler de. hakkımı helal etmeme nedenim ne biliyor musunuz? bu orospu çocukları, din üzerinden, -ki ben ona kurumsal din diyorum. dinin özüyle zerre alakası yok- türkiye'yi onuncu sınıf bir afrika ülkesine çevirmeye çalışırken 15 temmuz 2016 askeri darbe girişimi sonrası soluğu dünyanın en medeni ülkelerinde aldılar. bir bakıyorsun, biri kanada'da, bir diğeri finlandiya'da, öteki isveç'te. hani, siz dindardınız orospu çocukları! hani, siz dinciydiniz! şeriat istiyordunuz! başınızdaki sümüklü piç, humeyni gibi ülkeye geri dönecekti! darbe girişimi sonrası, niye tek biriniz suudi arabistan'a ya da iran'a gitmedi! alçaksınız lan! bu ülkede nefret ettiğim iki guruptan biri sizsiniz. diğeri ise kolpa solcular! sizi ve akp'yi o orospu çocukları başımıza bela etti! çünkü insanların inancından ötürü başlarına taktığı bir örtü analarının amına giriyordu! çok kızgınım! bu ülkeye ve ülkede var olan her şeye! midemi bulandırıyor bu ülke! ha, bu arada, 35 yıldır bu ülkenin başına bela ve tasması kapitalist devletlerin elinde olan pkk denilen it sürüsüne de iki çift lafım var: sizin de yedi ceddinizi sikeyim! kahpe çocukları! bir de kendilerine devrimci derler! şimdiye dek öldürdükleri ne bir zengin var ne de otorite sahibi! ancak fakirin fukaranın gencecik çocuklarını öldürürsünüz! öldürmediklerinizi de dağa götürürsünüz! sizin de yedi sülalenizi sikeyim! bir çift lafım da siyasal islam denilen garabetin ülkemizdeki temsilcisi akp hükümeti'ne: bu ülkede sizin elde ettiğiniz halk desteğini atatürk bile elde etmemişti! ama siz bu desteği, cahil ve yoksul halkı kandırıp, ülkenin her zenginliğini çalıp bozarak mahvettiniz! bu yüzden, öyle bir yıkılın ve yok olun ki, tarih kitaplarında ibretlik olarak kalın! değil siz, bininci göbekten torunlarınız bile ağzını açmaya utansın!